Salı, Mart 21, 2006

Sistemin Analizi; bir çaba...

Kafamda dolasan belli belirsiz fikirlerden bir karalama; iktisati anlama cabasi...

Sistem; birbiriyle ilişkili parçalar bütünüdür.Her sistem bir üst sistem tarafından kontrol edilir.Üst sistem alt sistemin kontrol mekanizmalarını kendi gelişimi için yönetir.Alt sistemler, aşağıya doğru daha ilkel (hırçın) olurken, yukarıya doğru daha sakin (gelişmiş) olurlar.Alt sistemler, üst sistemi bilmezler.Onların varlığı da önemli değildir.Sadece ihtiyaçlarının karşılanması önemlidir.Bu, göze inen perdedir.İhtiyaçlar karşılandıkça suskunluk hakim olur.Ancak alttaki sistemin her parçası aynı değildir.Uyumaz, uyutulamaz parçalar vardır.Onlar ise satın alınmak zorundadır.Her şeyin değeri bir başka değer cinsinden ifade edilir.Bu değiş tokuş sayesinde üst sistemler güçlerini artırırken, alt sistemlerin mahkumiyeti devam eder.

Aslında her sistemin bir tek kapısı vardır; bu kapı, bilenleri bir üst sisteme taşırken farkında olmayanların sistemdeki devinime/döngüye dahil olarak yok olmalarına sebep olur.Kapının anahtarı bilgi iken kapı, fark etmektir.Her bir alt sistem, üst sistemlerin devamlılığı için uyumalıdır. Bu uyku ne kadar uzun ve kesintisiz olursa kaynakların aktarımı da o kadar hızlı olur. Alt sistemlerin uyku hali, zihnî uyku olarak kalmalıdır.Bilgi ve fark etmek olmaması gereken ihtiyaçlardır. Alttaki sistemin parçaları, asla aç kalmamalıdır. Her zaman doyurulmalı ve bu sayede kontrol altında tutulmalıdır.Kontrol altındaki parçalar yok olduklarında gerilerinde onların izlerini taşıyan ve gelişime açık parçacıklar bırakırlar, bırakmalıdırlar.Alt sistemler ne kadar genç ve çok parçadan oluşursa, kendi alanlarından o kadar çok faydalanırlar.Bu faydalanma süreci onları hep daha iyiye ve yeniye götürür......

2 yorum:

Adsız dedi ki...

öncelikle yazınızda yerinde tesbitler yakaldığınız için tebrik ediyorum. Lakin sistemler arası ilişki de her bir alt sistemin izleğinin üst sisteme bağlı olduğunu ifade etmeniz bağımlılık teorilerini ve neo marxist teorileri gündeme getiriyor;sizce de alt sistemin üst siteme converge etmesinin tek yolu koloniyal-emperyalist yaklaşımların öngördüğü ilişkisizleşme-aradaki bağın koparılması-bağımsızlık mıdır? terör,çevre sorunları,kuş gribi,yoksulluk vb. ulusallığı aşan ölçekte problemler yaşayan Dünya'nın sorun çözme kabiliyeti bu "tek" lerin dünyasından nasıl etkilenir? tekrar tebrikler...

Tansel dedi ki...

Alper beye katılmamın yanında esasında şu bahsettiklerin sen de bilirsinki Wallerstein'ın dünya sistemleri analizinin özüdür. Ancak algıyı bu kadar tek yönlü tutmamak gerekir. Alt-sistemler de üst-sistemi etkileyebilirler. Ama tabii ki belirleyicilik her daim üst-sistemdedir. Açıkçası neo-marksist teorilere göre hepten kopmadan söz edilmiyor yanılmıyorsam. İlişkileri ters yönlü değiştirebilirler de. Esasında toplumsal sistemler bağlamlı bakarsak bir toplumsal alt-sistemin bir üst-sisteme geçişi mümkündür. Ama bu seferde üst-sistemden biri aşağı inmek durumundadır. Esasında ilişkilenme biçiminde problem var ve bu sistemde de her zaman olacak. Üst-sistem alt-sisteme muhtaç. Zira oradan besleniyor. Bu yüzden ilişkisizleşme belki sistemi baştan aşağı çözebilir. Neyse uzar gider :)))